Tahliye hakkı olmasına karşın İngiltere’nin Afganistan’da bıraktığı bir kişi: Hayatta kalmak için mücadele ediyorum

Hafta sonu itibarıyla Afganistan’daki tüm tahliyelerini sonlandıran İngiltere, tahliye hakkı olan çok sayıda aileyi de ülkede bıraktı.

İngiltere’ye gitme iznine sahip olmasına karşı Kabil Havalimanı’ndaki kalabalık nedeniyle uçuşunu gerçekleştirmeyen bir Afgan, İngiliz hükümetinden çok geç olmadan kendisine yardım edilmesini istedi.

Güvenliği nedeniyle kimliğini gizli tuttuğumuz söz konusu kişi hikayesini BBC ile paylaştı.

Şu anda cehennemdeyim.

Taliban beni bulmaya çalışıyor. Bu yüzden geçtiğimiz iki hafta içerisinde ailemle birlikte 15 farklı ev değiştirdim.

Bugünlerde de kapı çaldığında aklıma ilk gelen şey bu oluyor.

“Ya bu sefer Taliban’sa? Ya beni ve ailemi bulmuşlarsa” diye düşünmekten kalbim duruyor.

Bir ben değilim. Sivil toplum kuruluşlarında, hükümetlerde, medyada çalışan, insan hakları savunucusu yüzlerce kişi var böyle. Herkes farklı farklı yerlerde saklanıp sıralaranın gelmesini bekliyor.

[Taliban’ın] tutuklayıp öldürmek istediği kişilerden biriyim.

Batılı ülkelerin tahliye faaliyetleri esnasında binlerce kişi Kabil Havalimanı'nda toplandı
Batılı ülkelerin tahliye faaliyetleri esnasında binlerce kişi Kabil Havalimanı’nda toplandı

Durum bizler için gerçekten çok kötü.

İngiltere’ye gidebilmek için iznim vardı. Kabil Havalimanı’na gitmeye çalıştığımda ise her bir kapıda 4’er 5’er bin kişi vardı. Bu nedenle içeri giremedik. Neredeyse 36 saat boyunca bekledim.

11 tane kontrol noktasını burka içinde geçtim. Sonunda ise Taliban geçişimize izin vermedi.

O gün orada sıkışıp kalan 15 ya da 16 aile daha vardı. Bazılarının İngiliz pasaportu dahi vardı. Şimdi onlar da ev ev kaçıp, ülkeyi terk etmenin bir yolunu bulmaya çalışıyorlar.

Patlamanın olduğu gece havalimanına yakın bir yerdeydim. Kapının dibindeydim.

Küçük çocuklarım o kadar çok korktu ki, hala bile uykularında panikliyorlar.

Seçeneklerim neler bilmiyorum şu anda. Pek çok sınır kapatıldı. Yardım istemek için e-postalar atıyorum. Ailemi güvenli bir şekilde yere taşımanın yollarını arıyorum.

İngiliz hükümetinin sözlerini tutması ve kendileri için çalışmış olanlara öncelik tanıması gerekiyor.

Bu insanlar onlar için bedel ödemiş kişiler.

Lütfen bir çıkış yolu bulmamıza yardım edin.

Önümüzdeki birkaç gün içinde ülkeden çıkamazsam öleceğimden korkuyorum.

Taliban, Kabil Havalimanı'nda devriye geziyor
Taliban, Kabil Havalimanı’nda devriye geziyor

Kendi hayatımla ilgili endişelenmiyorum. Ailem hakkında endişeleniyorum.

Dünyaya dair hiçbir şey görmemiş küçük çocuklarım var.

Neden benim günahlarım için cezalandırılsınlar? Taliban zaten işimi günah olarak görüyor. En fazla 3-4 günümüz var. Fazla zamanımız yok.

İngiliz hükümetine mesajım şu: “Hayatta kalmak için mücadele ediyoruz. Dakikaların bile önemi var.”

14 Ağustos’tan bu yana 15 binden fazla kişi İngiltere tarafından Afganistan’dan tahliye edildi. Savunma Bakanlığı bu sayının 2 bin 200’ünden fazlasını çocukların oluşturduğunu açıkladı.

Başbakan Boris Johnson Birleşik Krallık’ta sığınma hakkı bulunmalarına rağmen geride bırakılan insanlara yardım etme sözü verdi.

İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab Pazar günü G7, NATO, Türkiye ve Katar ile sanal bir toplantıya katıldı.

İnsan haklarını ve “son 20 yılın kazanımlarını” koruma gereğini de vurgulayan Raab, uygun durumdaki Afgan mültecilere güvenli geçiş sağlamak için mevkidaşlarını birlikte çalışmaya davet etti.

BBC, bu haber hakkında yorum almak için İngiliz hükümetine de başvurdu.

Kaynak: BBC Türkçe